6 Aralık 2011 Salı

EMANET ÖYKÜLER (2005)



Dört Kelebeğin Öyküsü

Vaktiyle dört kelebek ıssız mavilikte uçuyorlarmış, birden gözlerine mavi gökyüzünü delen yoğun bir duman ve dumanın altında parlayan bir nesne ilişmiş.

Önce birinci kelebek yenememiş merakını ; aşağıdaki nesneye doğru alçalmış bir süre, sonra geri gelmiş ve arkadaşlarına heyecanla anlatmış ;
"aşağıdaki nesne her neyse dumanı zehirli ve yoğun..." demiş.

Bunun üzerine ikinci kelebek ayrılmış yanlarından ve aşağıya gitmiş. Bir süre sonra o da dönmüş. Ve
"aşağıdaki şeyin sadece dumanı yok, aynı zamanda inanılmaz parlak bir nesne..." demiş.

Bu heyecanı biraz daha arttırmış ki, üçüncü kelebek hızla yönelmiş aşağıya. Bir süre sonra bitkin bir şekilde geri dönmüş ve heyecanla,
"aşağıdaki her neyse, dumanı olan, parlak ve sıcak bir şey" demiş.

Ve dördüncü kelebek, sessiz ve mağrur usulca süzülmüş aşağıya, yani her neyse aşağıdaki nesne, tam ortasına, kalbine... Dördüncü kelebek aşağıdaki nesnenin ne olduğunu öğrenmiş öğrenmesine ama kimseye anlatamamış... Dördüncü kelebeğin hissettiklerini kimse öğrenememiş...

Mesele dördüncü kelebeği anlayabilmekte, mesele ateşi hissedebilmekte, o kadar çok arkadaşımız, dördüncü kelebek olup öyle güzel öyküler bıraktılar ki bizlere...

---------------------

Cevdet Bağca & Emanet Öyküler (2005)




1 -Akşamdan Akşama
2 - Bahrevan
3 - Xanıma Mın
4 - Yokluğun Ölüm
5 - Senin İçin
6 - Unutulursun
7 - Senin Adın
8 - Anlasana
9 - Çat Gelin
10 - Kırgın
11 - Dünya (Enstrumantal)


Cevdet Bağca Emanet Öyküler Albümü
Tüm Şarkı Sözleri


Cevdet Bağca - Akşamdan Akşama

adın aklıma gelince
hükmedemem yüreğime
bir hüzün inceden ince
çöker akşamdan akşama

yüreğimde bir eşkiya
kanat çırpar ufuklara
sözümüz vardı dağlara
uçar akşamdan akşama


Cevdet Bağca - Bahrevan


Diyarbakır kokardı saçların, gözlerin Bahrevan
Her geldiğinde bana sen, dururdu zaman
Firar ederdim gözlerine, mültecin olurdum

Ben peşinde rüzgâr olurum
Ben peşinde Ferhat olurum
Ben peşinde Fırat olurum
Sen de Dicle…

Gelirsen ;
ayın tam üstünde kederli bir bulut tutamaz gözyaşlarını
Harran papatyadan bir gelinlik giyer arsız, zamansız
Gelirsen ;
Dersim’e, Dersim’e kırlangıçlar geri döner,
Munzur gülümser
Gelirsen ;
kızıl bir gelincik olup açacak Zilan,
Zap sana koşacak durmaksızın
Gelirsen ;
Batman’da intihar son kurşununu kendine sıkacak
Ani kurtulacak susmaların dilinden
Ve Çorum ve Maraş ve Sivas yüzünü yıkayacak yağmurda
İçimdeki Kızıldeniz doydu kana
Kızılırmak’tan alayım selamını
Merhaba de vurulmuş güvercinler aşkına
merhaba!

Ben peşinde rüzgâr olurum
Ben peşinde Ferhat olurum
Ben peşinde Fırat olurum
Sen de Dicle…


Cevdet Bağca - Xanima min

xanima min, bermaliya min
roniya her du çavê min

xanima'm, bermaliya'm, rindît xemla mala min
xanima'm, bermaliya'm, rindît rews,a mala min

xanima min were ba min
roniya her du çavê min

xanima'm, bermaliya'm, rindît rews,a mala min
xanima'm, bermaliya'm, rindît xwîna rehê min


Cevdet Bağca - Yokluğun Ölüm

deniz aynı deniz
ay ışığı sensiz
rüzgar sus pus olmuş
dalgalar sensiz

ben sensiz yorgunum
ben sensiz vurgunum
ben sensiz sürgünüm
yokluğun ölüm

gülün rengi solmuş
çiçekler sensiz
şarkıların tadı yok
türküler sensiz

ben sensiz yorgunum
ben sensiz vurgunum
ben sensiz sürgünüm
yokluğun ölüm



Cevdet Bağca - Senin için

Dün gece bir Ararat Dağı yalnızdı...
Bir de ikimiz...

Rüzgar olup yola düştüm...
Bazı hayal, bazı düştüm...
Bir kitapsız aşka düştüm...
Senin için, Senin için...

Denizlere umut ektim...
Zemheriye güller serptim...
Gecelere bıçak çektim...
Senin İçin, Senin için...

Kavgalara, sokaklara...
Günaydınsız sabahlara...
Tutundum hep umutlara
Senin için, Senin için



Cevdet Bağca - Unutulursun

deryalarda sal olursun
bir kurmuş dal olursun
sözün biter lal olursun
unutulursun

unutulursun unutulursun yıllar geçer
dün olursun unutulursun
unutamazsın unutamazsın
tutuşursun kül olursun unutamazsın

neredesin soran olmaz
ne haldesin bilen olmaz
yaraların saran olmaz
unutulursun

unutulursun unutulursun yıllar geçer
dün olursun unutulursun
unutamazsın unutamazsın
tutuşursun kül olursun




Cevdet Bağca - Senin Adın
senin adın yağmur rüzgar olacak
senden bana solmuş resim kalacak
anılarım son sevgilim olacak
bende seni öldür öldür öyle
bakışımda senin izin kalacak
yüreğimde senin sızın kalacak
gülüşümde inan izin kalacak
yüreğimde senin sızın kalacak

sensizliğim zaten sonum olacak

bende seni öldür öldür öyle git
bende seni öldür öldür öyle git



Cevdet Bağca - Anlasana


sen gidince
ekmek zeytinsiz kaldı
nisan yağmursuz..

senden sonra
deniz mavisiz kaldı
gece yıldızsız..

anlasana nasıl yandım sana
anlasana nasıl sevdim seni

senden sonra
dağlar rüzgarsız kaldı
yüreğim ıssız..

sen gidince
şiirler öksüz kaldı
sözler anlamsız..

anlasana nasıl yandım sana
anlasana nasıl sevdim seni



Cevdet Bağca - Çat Gelin

Çatgelin ilk aşkımdın
çocukluk arkadaşımdın

şaçların harman yeri
endamın düzde fidan
ya kürddün ya çerkezdin
çocuktuk fark etmezdi
Sen kürddün ben acemdim
çocuktuk fark etmezdi.

Ne kaçınca ardından ağlayacak bir balonu oldu,
Ne de saçları kadar uzun ömrü..
Tarihin bu en Allahsız lahzası.
Sütü irin, sütü kezzap, sütü kan.
Papirüs dallarına küskündür zaman.
Yani oldum olası fanus içinde kımıltısız ve yaslı,
Deniz görmeden ölen bir kız çocuğunun gözleri kadar umarsızdır içimin eşkiyası.
uyurduk cerenlerle
sülünlerle gülerdik

çeşmeye bulak derdik
susadıkça giderdik
sanki hiç ölüm yoktu
tek yoksul yoksulluktu

Ey kurşun gibi dosdoğru yaşayan,
Ey denizli mutluluklar işleyen tatil yüzlü kitaplara,
Ey hafızdan, homerostan cırcırlı akşamlara kalan
Söyle;
Ölü bir kız neresinden öpülür,
teni cevahir, dudaksız bir kız
adı çat gelin olan



Cevdet Bağca - Kırgın (verem olsam)

derdinden verem olsam
tutuşsam kerem olsam
sürmem seni tenime
yarama merhem olsan

kurumuş yaprak olsam
bir çorak toprak olsam
içmem bir yudum senden
Kerbelada su olsan

içmem bir yudum içmem
Kerbelada su olsan

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Twitter Delicious Facebook Digg Stumbleupon Favorites More